Yapay zekâ bugün hayatımızın hemen hemen her alanına girmeye başlamıştır. Öyle ki artık eğitimden, hukuk uygulamalarına veya sağlığımıza kadar hemen hemen her alanda yapay zekâ kullanımını görmek mümkündür. Yapay zekânın bu hızlı ilerlemesi ile birlikte, bu teknolojinin çevresel etkisi üzerine tartışmalar da gündeme gelmeye başlamıştır. 2024 tarihli bir araştırma, yazı yazma ve illüstrasyon yapma görevleri için, yapay zekanın insanların aynı görevleri yapmasına kıyasla yüzlerce kat daha az karbon salımı yaptığını ortaya koymuştur.[1] Ancak elbette bu durum, yapay zekânın insan yazar ve illüstratörlerin yerine geçebileceği veya geçmesi gerektiği anlamına gelmez ve bu konu da kendi başına bir tartışma konusudur.
İnsan faaliyetlerinin çevresel etkileri ve bunun sonucunda ortaya çıkan karbon emisyonları, uzun yıllardır bilim insanlarının dikkatini çeken bir konu olmuştur. Ancak teknolojik ilerlemelerin, özellikle de yapay zekânın bu denge üzerindeki etkileri hakkında yapılan karşılaştırmalı çalışmalar oldukça sınırlı kalmıştır. Bu bağlamda, son dönemde yapılan bir araştırma, teknolojinin çevre üzerindeki etkisini daha net bir şekilde ortaya koymaktadır.