Bu makalemizde, akupunkturun modern tıp yöntemlerinin yerini alabilecek bir yöntem olarak ileri sürülmesinin ve bu konuda sürekli gündeme getirilen abartılı ve geçersiz iddiaları inceleyeceğiz. Özellikle, akupunktur savunucuları tarafından sıklıkla tekrar edilen bazı köşebaşı taşı niteliğindeki kaynakları sorgulayacak, bunların ne kadar güvenilir olduklarını ve günümüzde halen geçerli olup olmadıklarını ele alacağız. Bu iddialar arasında Dünya Sağlık Örgütü çatısı altında 1996 yılında yayınlanan rapor, bazı diğer kurumların bildirileri ve bazı akademik jurnallerde çıkan makalelere yer vereceğiz.
Belirtmek isteriz ki bu makalemizdeki amaç akupunkturu bir çırpıda silip atmak değildir. Her ne kadar eldeki bilimsel veriler bizler için bunu yapabilmek adına fazlasıyla yeterli olsa da, bilim camiası halen bu konuda isteksizdir ve nihai bir sonuca varmakta güçlük çekmektedir. Bu nedenle bizler de, modern bilimin sözcüleri olarak genel kararsızlığa ayak uydurmak zorunda kalmakla birlikte, kendi bilgilerimiz, araştırmalarımız ve akademik kaynaklarımız çerçevesinde konuyu eleştirmekten geri durmayacağız.