Sadece 72 saat içinde görme yeteneğimi tamamen kaybettim, ellerim ve ayaklarım sanki bir buzla kaplanmış gibiydi. Karanlığın içine hapsolmadan önce, bilinmeyen bir virüsün sebep olduğu ciddi baş ağrıları ve terlemeyle yatağa düştüm. Bağışıklık sistemim virüse karşı koymaya çalışırken, kendi sinirlerime saldırarak görüş ve hareket kaybıma sebep oldu ve kontrolden çıktı - yani biyolojik savunma sistemim tarafından alaşağı edildiğim söylenebilir.
Kör oluş sürecim yıkıcıydı. Sadece duyularımı değil, geçim kaynağımı da kaybetmiştim. Televizyon yapımcısı olarak, görme yetim benim işimdi, bu yüzden yeniden görmeyi umutsuzca istiyordum. Birkaç hafta sonra, bacağımdaki ve ayağımdaki bazı hareket kabiliyetlerini ve normal duyuları yeniden kazanmıştım ama görüşüm hala başlı başına bir problemdi.
(...)